Hani bakakalır ya insan ,
Hiç bir şey yapamaz ,donakalır.
Belki de yazamaz...
Snowpiercer(Kar Küreyici)
İsmini pek duymamışsınızdır muhtemelen popülaritenin arasında yok olmuş bir film.Küresel ısınma ve etkilerini konu alan Fransız-Kore yapımı bilim kurgu filmi,son yıllarda yaygınlaşan ütopya filmlerinin farklı bir versiyonu.Film diğer ütopya filmlerinde olduğu gibi başka bir dünya yaratmaktansa ölmüş(donmuş) dünyada var olma savaşını anlatıyor.Ütopya filmlerinin olmazsa olmazı olan sınıf ilişkileri filmde gayet güzel işlenmiş.Denge , düzen ve korku gibi birçok terim ise filmi özetler nitelikte.Filmin çekildiği tren tek mekan olmasının eksilerini geçtiği yerleri ve vagonların değişikliği ile yok etmiş durumda.İlk başlarda gezginlerin kullandığı bu vagonlar artık insanların yaşadığı bir dünya halini almış,alışılagelmiş sınıf hiyerarşisini yıkmak ise oldukça zor gibi duruyor.Bilim – kurgu ,aksiyon ve dram türlerini sevenlerin izlemesini tavsiye edebileceğim bir film.Ayrıca tren yolculuklarını sevenlerin güzel manzaraları görebileceği bir film diyebilirim.
fotoğraf alıntıdır
Eşek Arısı Stratejisi
Eşek Arısı Stratejisi
Türkiye İnovasyon Haftası’nı muhtemelen duymuşsunuzdur.Konuşmacılardan biri ki kendileri Bertrand Picard olur dünyayı balonla dolaştıktan sonra basın toplantısında başarısının sırrını eşek arısı stratejisine borçlu olduğunu dile getirmiş.
Gerçek inovasyonun hayatta kalmayı sağladığına bu canlıları izleyerek anlamış bence.
Peki neden bal arısı yahut başka bir canlı değilde eşek arısı?
Nedenine gelirsek olay şöyle ortaya çıkmış malum Picard’ın evinde, geniş bir giriş kapısının bulunduğu hafif balkonumsu bir yerin rüzgar esen tarafında rüzgarı engellemek için bir cam varmış bu camın bulunduğu yerde de sürekli bal arısı gibi canlılar ölmekteymiş bunu fark eden Bertrand olayı gözlemlemeye başlamış, daha sonrasında ise bal arılarının aynaya gelip çarptığını -defalarca deneyip tekrar çarptığını- en sonunda ise kaderine razı gelerek öldüğünü lakin eşek arısının ilk çarpışından sonra kendini geliştirdiğini ve camı fark edip etrafından dolanmayı tercih ettiğini bu sayede hayatta kaldığına,engelleri aştığına tanık olmuş.Picard abimiz bu olayı bir strateji haline getirip kendine felsefe edinmiş.
Kim bilir?Belki de o arılar bizleriz Picard’ın evi ise dünya ,
Bazılarımız o bal arıları gibi camı fark etmeyip defalarca çarpmakta yahut camı görse bile inadını sürdürmekte,
Bazılarımız ise eşek arıları gibi ,
Camı fark edip,
Onu alt etmekte vesselam...
-fotoğraf alıntıdır-
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)